Sarı Nokta; diğer adı Makula olan ve gözün ağsı retina tabakasında bulunan, görmemizi sağlayan noktadır. Yani vücudun kalbi ne ise gözün de sarı noktası odur. Sarı Nokta denmesinin nedeni içerdiği sarı renkli pigmentlerden dolayıdır. Sarı nokta renkli ve keskin görmemizi sağlayan ve gelen ışığı işleyerek görme sinirine aktaran bölgedir.
Sarı Nokta Hastalığı ise; yaşla birlikte sarı noktada medyana gelen yıpranma sonucu oluşan hasarların toplamıdır. Yani hastalığın asıl adı; Yaşa Bağlı Sarı Nokta Hastalığıdır.(Makula Dejenerasyonu) Bu hastalık yıllarca ışığın zararlı etkisine maruz kalmanın bir sonucudur. Sarı Noktada Biriken bu zararlı maddeler vücudun yaşlanmasına bağlı olarak uzaklaştırılamayınca sarı noktada birikerek zarar vermeye başlarlar. Bu birikintiler sarı nokta da ya leke şeklinde ya da kanama şeklinde kendini gösterir.
Risk Faktörleri; en önemli risk faktörü önlenemeyen yaştır. Tıbbın ilerlemesi ve insan ömrünün uzamasından dolayı çağımızda sık görülmeye başlamıştır. 60 yaşında %5-10 civarında görülen bu hastalık 80’li yaşlarda %30 oranında görülmektedir. Ayrıca ozon tabakasının delinmesi ve fast-food beslenme tarzı ile artık hastalık 40’lı yaşlarda bile görülmeye başlamıştır. Kadın olmak, sigara içilmesi, hipertansiyon, aşırı kilo ve kolesterol ağırlıklı beslenmede önemli risk faktörlerindendir. Ayrıca genetik yani ailesinde bu hastalığı olanların hastalığa yakalanma riski artmaktadır.
Tipleri; sarı nokta hastalığı Kuru ve Yaş olmak üzere iki tipe ayrılır. %90 oranında görülen kuru tip daha iyi seyirli olup kanama görülmez(Drusen dediğimiz lekeler görülür sadece). %10 oranında görülen Yaş tip da ise kanama ve hızlı görme kaybı görülür.
Belirtileri; sarı nokta hastalığının en önemli belirtisi Görme Azalması ve Kırık Görmedir. Özellikle bakılan şeylerin kırık ya da yamuk görülmesi bu hastalığın en önemeli belirtisidir. Genellikle sarı nokta hastalığında ağrı olmaz.
Teşhisi; bugün için sarı nokta hastalığının teşhisi son derece kolaydır. Hastanın şikayetlerinin dinlenmesi ile çekilecek olan Göz Anjiosu(FFA) ve Göz Tomografisi(OCT) ile 30 dakikada teşhis konulmaktadır. Hastanın şikayetlerinin ve filmlerinin bir Retina Uzmanı tarafından değerlendirilmesi ile sarı nokta hastalığı ve tipi kolayca belirlenir.
Tedavisi; bu hastalığın tedavisinde öncelikle önlenebilir risk faktörlerinden arınmak lazımdır. Sigara içmemek, bitkisel ağırlıklı beslenmek ve kolesterolden uzak durmak gibi. Ayrıca kol tansiyonuna da çok dikkat etmelidir.
Kuru tipin en önemli tedavisi göze özel vitamin takviyeleridir. Bunlardan özellikle içerisinde Lutein ve Omega-3 (Balık yağı) yağ asitleri içeren vitamin haplarını göz doktorunun kontrolü altında almalıdır. Ayrıca yazın özel fotokromik gözlükler takılarak güneşin zararlı ışınlarından korunmaya çalışılmalıdır.
Yaş tipin tedavisi için ise erken teşhis son derece önemlidir. Kanama tespit edilirse hastanın durumuna göre FOTODİNAMİK LASER(PDT=SOĞUK LASER) ve daha yeni ve güncel uygulama olan GÖZ İÇİ İLAÇ ENJEKSİYONLARI uygulanır. Göz içi Anti-VGEF ya da kortizon tedavisidir. Bu yeni tedavi ile hem hastalık durdurulmakta olup hem de görme arttırılmaktadır.
İletişim Adresi: drsadun.yalcin@ilgihastanesi.com