Her anne gibi kızımı yetiştirirken yaşadığım endişelerim vardı. Bu endişelerimden birisi de düzen konusuydu. Ben inanılmaz düzenli bir insanım. Neyin nerede olduğunu net bilen, ayrıntılara çok fazla takılan, her şeyin aynı çizgide durmasını sağlayan bir yapıya sahibim. Öte yandan eşim de kesinlikle düzen dünyasının yıldızı sayılmaz. O, karmakarışık masasına kimsenin dokumasını istemez. Çünkü sadece kendisi karmaşanın içindeki önemli evrakların yerini bilir.
Büyüme çağında olan kızıma düzenle ilgili nasıl bir eğitim vereceğim, bu eğitimi verirken nelere dikkat etmeliyim? “Amaan nasıl olsa öğrenir .”deyip, zamana mı bırakmalıyım? Yoksa düzenle ilgili bize ayak uydurmasını mı beklemeliyim? Kafamda birçok soru işareti vardı. Bu soru işaretlerini yok edebilmek adına araştırmaya geçtim. En iyi araştırma kaynağım internetti. Birtakım sitelerde annelerin yaşadıkları deneyimler vardı, onları okumakla başladım. Derken kitaplara göz attım, kendi çocukluğumu gözümün önünden geçirdim. Hatırladığım ufak bir ayrıntı, annemin düzen eğitimini verme şekliydi: “Ya bunu benim istediğim gibi yaparsın ya da toz olur gidersin tamam mı?” derdi. Olağan üstü bir ev kadınıydı. Ben de biraz düzensiz damgasını yiyen bir çocuktum. Düzensiz miydim? Bana göre hayır. Sadece ondan farklıydım. Neyse araştırmalarımı yaparken Maria Montessori’ nin yazdığı Montessori adlı kitabını okumaya başladım.
“Çocuğun eğitimi için en önemli şey doğanın kendilerine sağladığı güçleri geliştirebilecekleri bir ortam sağlamaktır.” demiştir. Montessori, çocukların düzenli olmaları için bir tek şeye ihtiyaç duyduğunu savunur: hazırlıklı bir ortam. Ben de kendisiyle hem fikirim. Bence çocuklar karmaşayı ortadan kaldırarak, kendilerine uygun bir düzen kurmayı gerçekten istiyorlar.
Bana kalırsa düzen her annenin ve babanın sahip olması gereken bir beceridir.
Geleneksel düzen girişimlerinin başarısız olma nedeni çocuğu eğitmek yerine emirler yağdırılmasıdır. Biz anneler babalar ve yardımcı pozisyondaki ablalar, çocuktan düzenli olmasını isterken genellikle çocuklarımızın fiziksel ve zihinsel gelişimini hesaba katmayı unutuyoruz. Düzen, ailelerin değer verdiği şeyleri gerçekleştirmesini sağlayan bir sistemi kurmaktır. Bu sistem sayesinde çocuklarınız rahatlayacak ve işe yarayacak şekilde düzene girerek zamanlarını baskıdan uzak verimli bir şekilde geçirecektir. Çünkü çocuklarımız bizden farklı. Onlardan bizler gibi davranmalarını bekleyemeyiz. Taleplerimiz ve çözüm önerilerimiz çok değişik. Doğal olarak, düzen tarzlarımız da farklı olacak. Bir çocuğa baktığımda bende iki his uyanır: Şu an olduğu şeye sevgi, olacağı şeye saygıdır.
Tüm çocukların anne baba düzen anlayışına uyacak şekilde sokulmaları yerine ayrı ayrı değerlendirilmesi taraftarıyım.