Hamilelikte ya da sonrasında çoğunlukla bel ağrısı yaşanabiliyor. Ancak gebeliğinizi kabusa çevirebilecek bu ağrıların nedeni tespit edilerek kişiye özel tedavilerle azaltılabiliyor.
Gebelik, anne adayları için hem fiziksel hem de duygusal açıdan karmaşık geçen bir süreç. Bu dönemde hormonal değişimler, aileye katılacak bebeğin yarattığı heyecan, sağlıklı bir şekilde dünyaya gelmesi için yapılan hazırlıklar yoğun olarak yaşanacaktır. Bebeğin sağlığına odaklanılan gebelikte, anne adayları da bir takım sorunlarla karşı karşıya kalır. En sık karşılaşılan şikayetlerden birisi de bel ağrısıdır. Uzmanlara göre; her 2 anne adayından birinde bel ağrısı görülüyor.
Ağrıların giderilmesi için ise doğru tanının konulması gerekiyor. Bel ağrısının omurgadan kaynaklanan bir sorundan mı yoksa alt batın ya da kalça bölgesinden kaynaklanan bir bozukluktan mı olduğunun belirlenmesi önemli. Daha sonar sebebe yönelik bir tedavi programı düzenleniyor.
Bel ağrılarının çoğu hamile kadın vücudunun gebeliğe ve doğuma hazırlanmaya çalışmasından kaynaklanabiliyor. Bu süreçte rahim büyüyor, vücut ağırlığı artıyor ve ağırlık merkezi öne kaydığı için omurgaya daha fazla yük biniyor. Karın kasları fazla esneyip, leğen kemiklerini tutmakta zorlanıyor. Ayrıca hormonal değişiklerden dolayı omurgayı saran bağlar da daha gevşek oluyor. Tüm bu değişimler ağrının ortaya çıkmasına neden olabiliyor. Bazı gebelerde ise bel ağrısı değil, arka alt batın ağrısı görülebiliyor. Bu sorun da zayıf kaslardan ve gevşek bağlardan dolayı oluşuyor.
Bel ağrısının doğumdan sonra da devam etme olasılığı yüksek… Bu durumda hastanın vücudunu daha verimli kullanması için bir eğitim ve fizik tedavi programı düzenlenebiliyor. Uzmanlara göre; doğum sonrası 6-12 hafta içinde bel ağrısı ortadan kalkmamışsa sorun yeniden değerlendirilmeli.
Fizik tedavi uzmanlarının verdiği bilgiye göre; gebelikte yaşanan bel ağrılarındaki tedavi yöntemleri şöyle:
Gebelik sırasında bel ağrısını önlemek için;
– Ayakta dururken karnınızı içeri çekerek karın kaslarını çalıştırmakla bel üzerindeki yükü azaltabilirsiniz. Ayrıca yüksek topuklu ayakkabı giymekten kaçınmalısınız.
– Otururken sandalye yüksekliğinin dizlerinizi ve kalçanızı aynı seviyede tutacak düzeyde olmasına dikkat etmelisiniz.
– Eşya kaldırırken dizlerinizi kırarak çömelmeli ve uyluklarınızla iterek kaldırmaya yardımcı olmalısınız.
– Yan yatarak, dizlerinizi ve kalçalarınızı bükerek, dizleriniz arasına ve karnınızın altına birer yastık koyarak uyumaya çalışmalısınız.
– Bu tür ağrılarda bazı hamileler leğen kemiklerini saran özel bir korseden (sakroiliak korse) faydalanarak da yarar görebiliyor.
Gebelikte bel ağrısına karşı egzersizler;
– Düz bacak kaldırma: Sırt üstü yatarken, bir bacağınızı düz bir biçimde 45 derece yukarı kaldırın ve yavaşça aşağı indirin. Her bacak için 10 kez tekrarlamalısınız.
– Dört ayak pozisyonunda kalça çalıştırma: Emekleme pozisyonunda iken bir bacağınızı tekme atar gibi geriye doğru uzatın ve yavaşça geri getirin. Her bacak için 10 kez tekrarlamalısınız.
– Aktif gövde egzersizi: Sırt üstü yattıktan sonra dizlerinizi kırın. Bu pozisyonu koruyup, kollarınızı karnınızda kavuşturun. Başınız ile omuzlarınızı hafifçe yukarı kaldırın ve yavaşça aşağı indirin. Bu hareketi 10 kez tekrarlamalısınız.
– Kalça çalıştırma: Sırt üstü yattıktan sonra dizlerinizi kırın. Bu pozisyonu koruyup ellerinizi ensenizde birleştirin. Daha sonra belinizi ve kalçalarınızı kasarak, belinizi yukarı doğru kaldırıp, çukur yapmaya çalışın. Bu çalışmayı da 10 defa tekrarlamalısınız.
– Bel ve kalça güçlendirme: Emekleme pozisyonunda iken belinizi çukur ve ardından da kambur haline getirin. Hareketi kontrollü yapmaya ve 10 kez tekrarlamaya çalışmalısınız.